Enerji dönüşümünde neredeyiz?

Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) bu ayın başında yaptığı açıklamada, küresel sıcaklık artışını 1,5°C ile sınırlamak için, 2050 yılına kadar yenilenebilir enerjiye 131 trilyon dolarlık yatırım yapılması gerektiğini söyledi.

Bu rakam şu anda planlanandan yüzde 30 daha fazla ve aynı zamanda 2050’ye kadar her yıl 4,4 trilyon dolarlık yatırım yapılması anlamına geliyor.

Peki, bu harcama hedefleri ne kadar gerçekçi?

Oil Price’da yayımlaman bir makaleye göre, IRENA’nın tahminleri yenilenebilir enerji üretim kapasitesindeki artışa ve bunun sonucunda yenilenebilir enerjiden elde edilen elektriğin toplam elektrik üretimindeki payında yaşanan artışa dayanıyor.

Makalenin yazarı Irina Slav’a göre bu bakış açısı yanlış olmasa da enerji dönüşümünün ölçeğini tam olarak açıklamakta yetersiz kalıyor.

Varlık yöneticisi Vivid Capital’in CEO’u James Bradford’a göre de, enerji dönüşümü sayısız fırsatın yanı sıra bazı zorluklar içeriyor.

Güneş enerjisi kurulu gücünün 2050 yılına kadar 10 TW’a çıkmasının beklendiğini belirten Bradford’a göre, bu durum sektör için muazzam bir büyüme anlamına geliyor.

Güneşin yanı sıra rüzgâr, biyokütle ve hidroelektrik gibi diğer sektörler ve hükümetlerin hidrojen ile ilgili planları enerji dönüşümünün ölçeği ve gereken yatırımın boyutunu daha belirgin hale getiriyor.

Bradford’a göre bu dönüşüm sürecinde, petrol ve doğal gaz gibi fosil yakıtların kullanımı bir süre daha devam edecek. Ancak hükümetler salgın sonrası ekonomik toparlanma için yeşil kurtarma paketleri oluşturmuş durumda.

İngiltere merkezli çevre danışmanlık firması Longevity Partners CEO’su Etienne Cadestin, “Bugün iklim finansmanı için harcanan yıllık yaklaşık 500-600 milyar dolarlık yatırıma kıyasla 131 trilyon dolar büyük bir rakam.” dedi.

Çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) yatırımlarının en hızlı büyüyen varlık sınıflarından biri olduğunu belirten Cadestin,

“Özel sektör yatırımlarının artırılması için kurumsal yatırımcılar, hükümetler ve kalkınma finans kurumları arasında daha fazla işbirliği gerekiyor. Ülkeler, pandemi sonrası ekonomik canlandırma paketlerine 100 trilyon dolardan fazla para ayırdı. Bu paranın doğru yerlere aktarılması gerekiyor.” dedi.

Uzmanlara göre, yenilenebilir enerji ve batarya depolama teknolojilerine yapılan yatırımlar artmaya devam ediyor. Ancak mevcut sermaye girişleri küresel iklim hedeflerine ulaşmak için gereken miktarların çok altında kalıyor.

Yatırımcıların uzun vadede yatırımları planlama yeteneğinin yanı sıra daha fazla şeffaflığa ve yenilenebilir enerjilere yatırım yapmak için yeni rotalara ihtiyacı olduğu belirtiliyor.

Crux OCM’nin CEO’su Vicki Knott’a göre yatırımlar için yoğun bir rekabet ortamı var ve enerji dönüşümü yatırım ihtiyaçlarının değişebileceği anlamına geliyor.

131 trilyon doların önemli bir hedef olduğunu söyleyen Knott’a göre, net sıfır küresel enerji sistemine geçişe bağlı gerçek harcamalar daha yüksek olabilir.